//
archives

Havadan Sudan

This category contains 18 posts

Ankara’da yaşamak

Ankara’da yaşamak diye bir başlık koymak geldi içimden. Çok şeyler yazıldı, çok şeyler söylendi bununla ilgili ama nedense modası da geçmedi hiç. Hayatımın en doludizgin yıllarını geçirdim Ankara’da. Hala da devam ediyorum bu şehirle yaşlanmaya. Topu topu 7 yıldır Ankarada’yım ama bir Ankaralı kadar da alıştım bu şehre. Bana göre nasıl mıdır Ankara? Ankaralı olmak … Okumaya devam et

Birazcık tiyatro…

Geçenlerde yine dernekte yapılan etkinliklerden birindeydim. Bu kez drama ağırlıklı değil de tiyatro ağırlıklı bir program vardı. İsviçrenin Cenevre kentinden gelen ve ne yazık ki ismini not aldığım halde tüm uğraşlarıma rağmen bulamadığım ve bu nedenle ismini burada paylaşamadığım bir oyuncu ve partneri bir bayan vardı. Biz katılımcılar dramaya alışkın olduğumuz için bir drama atölyesi … Okumaya devam et

Dünyanın 2. en zengini Warren Buffet’in mütevazi yaşamı

Doyuma ulaşmaktan mıdır yoksa insan olarak bazı değerleri kendi içinde aşmışlıktan mıdır bilmiyorum ama okuduktan sonra hayran kaldım Warren Buffet’e. kendime sordum acaba ben de o şekilde sayısız şirketin sahibi, tek tek sayılamayacak bir mal varlığının sahibi olsaydım yine onun yaşadığı gibi mi yaşardım? Sanırım her kim aynı soruyu kendine sorarsa “ben de kesin böyle … Okumaya devam et

bazı şiirler vardır…

8.10 VAPURU-CEMAL SÜREYA Sesinde ne var biliyor musun Bir bahçenin ortası var Mavi ipek kış çiçeği Sigara içmek için Üst kata çıkıyorsun Sesinde ne var biliyor musun Uykusuz Türkçe var İşinden memnun değilsin Bu kenti sevmiyorsun Bir adam gazetesini katlar Sesinde ne var biliyor musun Eski öpüşler var Banyonun buzlu camı Birkaç gün görünmedin Okul … Okumaya devam et

belki bir serzeniş..

” Kendini insan bilenler, halka hizmetten usanmazlar.” demiş Namık Kemal.. Ama ne yazık ki günümüzde çok da üzerine düşünülen bir ifade olamıyor bu söz. Bugün yaşadığım ve birçoğumuzun aslında yıllarca şahitlik ettiği ama üç beş sinir olma dışında pek de bir şey yapamadığımız bir durumu paylaşacağım sizinle. Bunu kelimelere dökmekte bile o kadar zorlanıyorum ki … Okumaya devam et

Malzemeler: Bir Tutam Drama ve Bir Avuç Sanat..

sanat akımları ve yaratıcı drama İnsan her gün yeni bir şey öğreniyor diyerek gireceğim yine söze. Uzun süredir aldığım ve halen almaya devam etmekte olduğum yaratıcı drama eğitimim dahilinde bir şeyler paylaşmak istedim bu kez sizlerle. Bu yaşıma kadar “land art” yani arazi sanatları diye bir sanat dalının varlığını öğretti bana bu makale. Ya da … Okumaya devam et

DOROTHY HEATHCOTE’IN ARAMIZDAN AYRILIŞI

“Yaratıcı Drama” ile ilgili kurduğumuz cümlelerin kaynağı olan, bizlere bu alanı tanıtan, sevdiren o önemli şahsiyet geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrıldı. Ne yazık ki ben onunla herhangi bir atölye çalışmasına katılamadım.Katılmayı umuyordum ama demek ki nasip değilmiş. Hayatlarını belirli bir uzmanlık alanına adayarak, gelecek nesillere unutulmaz bir miras bırakan böylesine değerli kişilerin yaptıkları onları ölümsüz kılıyor … Okumaya devam et

İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü

http://www.dogrutercih.tv/kariyer-yolunda.asp?v=ingiliz-dili-ve-edebiyati-408 Üniversite hazırlık dönemim geldi aklıma… Her gün düzenli şekilde dersaneye gider sabahtan akşama kadar kafa patlatır bilmem kaç yüz tane soru çözerdik..Akşam eve gelince de ertesi gün için verilmiş olan ödevlerden hiç bahsetmiyorum bile.. Çok şanssız olduğumu düşünürdüm o vakitler diğerleri gibi tek bir sınava çalışmadığım için. Meğer şanslıymışım çünkü sadece 2 sınava girdim … Okumaya devam et

Çok mu yorgunsun?

      İki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verirler.      En güzel ağacın altına vardıklarında anne yemeği hazırlarken, çocuklar babalarıyla birlikte yürüyüşe çıkar.    Uzun uzun yürürler. Küçük oğlan çok yorulur ve babasına yalvarır…     “Ne olur beni kucağına al!”    Baba: “Ben de yorgunum oğlum”demez. Tek kelime etmeden yolun kenarına … Okumaya devam et

Bir HALI hikayesi..

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, gökyüzünde, bulutların üstünde bir tanrıkral yaşarmış. Tanrıkrallar o gök şehrinde ölümsüzlük suyundan içerler ve sonsuza kadar kudretli olurlarmış.  Bu kudretli tanrı, bir gün yeryüzünde yaşan güzeller güzeli, su perileri gibi saf bir faniye aşık olmuş. Ona öyle büyük bir aşkla tutulmuş ki, hiçbir engel tanımaz olmuş o ölümsüz bedeni. … Okumaya devam et